Pikap ve Plak Bilgileri Bölüm-4

İçinde : Makaleler Üzerinde: Monday, March 26, 2018 Yorum: 0 Hit: 6791

Anti-skating ayarı nasıl yapılır?

Bu ayarı yapmak için bir demo plağına ihtiyacınız vardır. Balans ayarlarının düzgünolduğundan emin olduğunuz bir amfi,

temizliğinden ve tınısından emin olduğunuz bir plak ile pikabınızın üzerindeki antiskating ayarını sağa veya sola çevirmek suretiyle en iyi olduğunu düşündüğünüz bir konuma getirmeniz yeterli olacaktır.

PİKAP ALMADAN ÖNCE BİLİNMESI GEREKENLER

 

Öncelikle pikap ile gramafonu ayırmakta yarar var. Zira gramafon dediğimiz ürün sadece taş plak çalma özelliğine sahiptir. Pikap ise fonksiyonuna göre taş plak(78lik) ve 33, 45'lik plakları çalabilir. Ayrıca günümüzde taş plak bulmak oldukça maliyetli ve zordur.Piyasada

250300 TL civarında satılan gramofonlar, Çin ve Hint malı olup birer plak ve kulak katilidir. Gramofon sahibi olmak isteyen bir kişi bu cihazlardan özellikle uzak durmalıdır, çünkü bu cihazlar hem birkaç kullanımdan sonra bozulmakta, hem de dinlediğiniz plaklara ciddi zararlar vermektedir. Aslında pikap tercihi direkt bütçeyle alakalı...

Fiyatların yükselmesi arz ve talep ile belki açıklanabilir. Sonuçta son 34 yıldır pikaplara anormal bir ilgi var. Ancak fiyatların yüksekliğinin yanında en önemli sorun alacağınız pikabın fiziksel durumu da mühim. Mekanik yönden sağlıklı çalışmayan bir pikabı satın almak, plak koleksiyonunuzun daha genişlemeden mahvolmasına sebep olmak gibi önemli bir tehdit unsuru içerir. Şunu asla unutmamak lazım pikap her zaman satın alınabilir ancak az bulunan bir plağa zarar verdiğinizde aynısını tekrar satın almak gibi bir şansınız olmayabilir.

Özellikle kolu oynanmış, kötü iğnelerle donatılmış ve ayarları olması gerektiği gibi yapılmamış bir pikap , plağınızın yivlerini mahveder.

Genelde iki tercih ortaya çıkar; ya eski (antika) pikap ya da yeni bir pikap alabiliriz. Ne yazık ki e-Bay gibi siteleri incelediğimizde daha uygun fiyatlı olan pikaplar son zamanlardaki popüleritesinden dolayı bir

hayli pahalı... Ancak uygun bir araştırma ile kesenize göre istediğiniz gibi bir pikap bulabilirsiniz.

Genel olarak karşılaşacağınız markalar Dual, Philips, Grundig, Sony,Pioneer,Technics gibi markalar olacaktır ki tercihleri bu doğrultuda yapmakta yarar var; herhangi bir sorunda parça bulmak daha kolay olacaktır. İkinci el alımda Türkiye'de satışı çok olmayan bir markayı almakta karar kıldıysanız iki kere düşünün

Bir diğer tercih konusu ise ses sistemi içinde olan pikap mı yoksa amfi, hoparlör, pikap şeklinde bir kombinasyon mu tercih edeceksiniz?

Karar sizin.

İlla ikinci el mi alınmalı, piyasadaki sıfır pikaplar iş görmez mi diyorsanız, tabi ki iş görür.. 200-300TL aralığında satışa sunulan pikaplar vardır. Bugün çeşitli büyük müzik marketlerde birkaç markanın pikaplarını bulabilmek mümkün. ION ve Numark ilk akla gelenler. Bu pikaplar genelde bir sürü fonksiyonla donatılmış durumdalar. USB bağlantı seçenekleri, kendi pikap katlarının olması avantajları.

Dezavantajları ise kol ve iğnelerinin ne yazık ki çok sağlıklı olmaması. Zaten farklı markalarla pazara sürülen bu giriş seviyesi pikapların kolları ve iğneleri dikkat ederseniz hemen hemen aynıdır.Yine sizin tercihiniz ve beklentiniz ile alakalı bir karar olacaktır. Ancak ikinci el tercih ettiyseniz iğnesini kaliteli bir iğneyle değiştirmenizde yarar var ki değiştirdiğiniz zaman öncesi ve sonrası arasında ki ses farkını çok net duyacaksınız. Ayrıca kötü bir iğneye sahip pikap, plağınıza zarar verebilir hele ki elinizdeki plaklar nadirattansa bu konu da oldukça özen göstermek lazım.

Çok kaliteli bir pikapta (ya da çok iyi bir ses sisteminde) dinlediğiniz plak, sizin pikabınız da aynı şekilde ses vermeyebilir, ya da sorunsuz bir şekilde dinlediğiniz plak başka bir pikapta atlama, kayma, cızırtı yapabilir. Bu tarz sorunlar pikabınızın ya da plağınızın bozuk olduğu anlamına gelmez. En nihayetinde dinlediğimiz plakların büyük bir çoğunluğu ikinci el ki bu durumda zamanla küçük çiziklere, yıpranmalara sebebiyet veriyor. Pikabınızın hassasiyetiyle alakalı, dinlediğinizde bunlar sorun yaratabilir.

 

Kişisel fikrim sonuç olarak bütçeniz elveriyorsa 70-80 yıllarda üretilmiş sağlam ,çalışır vaziyette pikap,amfi,hoporlör üçlüsü en uygun çözümdür.



Reverb Nedir ?

Reverb diye tabir edilen ve gitar yada amfilerde kullanılan efekt aslında sesin duvarlara çarpıp geri gelmesini simule edilmesidir.

Sadece bir gecikme efekti olarak düşünebilir fakat reverb bundan çok daha fazla karmaşık bir efekttir. Orjinal sese tıpkı boş büyük bir yapıda sesin yansıyıp eko yapması gibi bir özellik katar. Damping diye de adlandırılan sönümleme ve delay yani gecikme zamanı gibi değişkenlerle reverb efektinin özelliği değiştirilebilir. Sönüm ayarı efektin ne kadar zaman sonra sona ereceğini belirten bir parametre iken gecikme efektin ne zaman sonra başlaması ile alakalı bir ayardır.

Reverb effect'inin köküne indiğimizde bu efektin ortamın m2'sinden tutunda duvarlarının neyle kaplı olduğuna, yerde halının olup olmadığına kısacası ortamın nasıl bir yer olduğuna bağlıdır.Yani özetle reverb efekti öyle bir efekt ki ortamdaki ufacık bir değişiklik bile akustiği değiştirebilecek niteliktedir. Örnek vermek

gerekirse boş bir salonda iken sesimizin akustik bir biçimde kulağımıza yansımasıdır.


180 gr Plak Sesi Daha İyi Mi Verir ?

20.yüzyılda basılan çoğu plak 120-140 gram olarak basılmıştır.

Bugünlerde ise gerek yeni çıkan ya da yeniden basılan 180 gramlık plaklar kaliteli olarak nitelendiriliyor.

180 gramlık (200 gram için de geçerli) bu medyada tamamen saf plastik kullanılması yani normal plaklarda yeniden dönüştürülmüş malzeme kullanılırken 180 gram ve üstü plaklarda sesi en saf halinde pürüzsüz vermede etkili olan saf plastik virgin vinyl kullanılır.

Bazı dinleyiciler 180 gr plağın sesinin daha iyi olduğunu iddia etseler de, kayıt kalitesinin plağın ağırlığı ile alakası yoktur. Çünkü plağın üzerine yapılacak kaydın kalitesi (diğer bir deyişle plağın üzerine kazınacak groove derinliği) mastering işlemi sırasında belirlenir.Saf plastik kullanılması bir miktar etki etse de bu groove derinliği 120 gr plak üzerinde de 180 gr plak üzerinde de aynıdır. Öte yandan 180 gr plak daha ağır olduğu için sağlamlık hissi verir. Plağın eğilip bükülme süresi ve nem ve ısıya karşı dayanıklılığını uzatabilir.

Bunun dışında, sadece daha ağır olduğu için daha kaliteli ses içerdiği sonucu çıkmaz.

   

Promo Copy

 

  

Promotional recording, promo copy veya kısaca promo. Bunun dilimizdeki karşılığını belki reklam veya promosyon kopyası olarak çevirebiliriz.

Promo Copy bir albüm yayınlanmadan önce ticari faaliyetler hariç, plağın radyolarda çalınması veya müzik basınına gönderilmesi için hazırlanmış özel kopyalardır.

Aslında albümün birebir aynısı olmasına rağmen satılmasını önlemek için etiket kısımlarında aşağıda gördüğünüz gibi promosyon amaçlıdır veya satılmaz ibaresi eklenir. Bu plaklar genelde renksiz kapaklara düz beyaz veya düz siyah kapaklara konulur.

Promo Copy'ler her ne kadar satılmasa da, bir şekilde plak meraklılarının peşinde koşturduğu plaklardır. Onları özel yapan şey az sayıda bulunmalarıdır. Ses kalitesi olarak normal bir plaktan farklı olmasa da, bir çok önemli şirket Promo Copy'lerini baskıların ilk serilerinden seçer. Bu durumda plak üzerindeki izler aynı baskının sonraki plaklarından daha kaliteli olabilir. Bu bir genelleme değildir ancak plak koleksiyoncularının genel görüşü bu şekildedir.

Promo Copy'lerin daha değerli olanları ise yayınlanmamış albümlerin veya yayın sırasında değiştirilen albümlerin kopyaları olanlarıdır. Çok nadiren plak firmaları aldıkları eleştirilere göre ek maliyete katlanarak albümlerde değişiklik yaparlar. Hatta

bazı albümlerin Promo Copy'leri basıldığı halde gelen eleştiriler üzerine albüm yayınlanmaz. İşte bu plaklar gerçekten çok değerlidir.

Rus Baskısı Plaklar Hakkında Bilgiler

SSCB kayıt endüstrisi 1919'dan 1980'lerin sonuna kadar bir devlet tekeli idi. Melodiya etiketi ( Мелодия) 1964'te piyasaya sürüldü.SSCB çöktüğü zaman devlete ait olmayı bıraktı.

1961'de stereo kayıtlar için yeni bir numara dizisi başlatıldı. Bunlara, C harfi (Kiril alfabesinde CTEPEO ) veya stereo-mono uyumlu CM adı verilmiştir.

Batıda olduğu gibi, stereo kayıtların mono versiyonları da 1970'lerde üretilmeye devam etti. Her iki dizi kronolojik olduğu için, C ve D serisindeki katalog numaraları farklıdır, örneğin Nikolaeva / Svetlanov konçertosu no.3 C 0229/30 ve D 09321/2 olarak yayınlanmıştır. Canlı kayıtlar genellikle 1970'lerin ortalarına kadar stereo olarak yayınlanmadı ve bazı stüdyo kayıtları sadece mono olarak üretilmeye devam edildi. Temmuz 1975'te sıfır kullanımı terk edildi ve stereo için Mxyyyy, Mxyyyyy, mono için bir kod Cxx-yyyy ile değiştirildi. Burada xx, müzik türüne, kayıt boyutuna ve yyyyy yan numaraya işaret ediyor.

1964 yılında Melodiya batı kayıt şirketlerine kayıtlarını dağıtma izni verdi. İlgili ana şirketler EMI (HMV ve Melek etiketleri ile), RCA, Ariola (Eurodisc etiketi ile) ve Monitor Records'tu. Rus Baskı Plaklar üretildikleri yeri göre kaliteleri değişmektedir. Leningrad, Moskova ve Riga'da üretilen plaklar batıda üretilen plak kalitesiyle hemen hemen aynıdır.

Bu fabrikaların dışında Taşkent fabrikasında (Taşkent, Özbekistan) ,Tiflis fabrikasında (Tiflis, Gürcistan),da üretilen plaklar vardır.Buralarda üretilen

plaklar katı atık maddeler karıstırılarak üretildikleri için plak kalitesi düşük olabilmektedir.

Leningrad, Moskova ve Riga'da üretilen plakları plağın göbek kısmındaki renklerden anlayabiliyoruz. Şu şekilde sıralanıyor : 1961-1968 arası : Etikette ГОСТ 5289-68 var, etiket rengi sarı, siyah veya koyu mavi 1968

sonlarında - 71 :

Etiket rengi sarı, siyah veya koyu mavi, etikette ГОСТ 5289-68 1971-1973 arasında :

Etiket rengi sarı, siyah veya koyu mavi, etikette ГОСТ 5289-68 1974- 1979 arasında :

Etikette ГОСТ 5289-73 var, etiket rengi sarı, siyah veya koyu mavi. PINK, WHITE ve RED etiketleri 1974-75 yıllarında eklendi.

1980-1988 arası :

ГОСТ 5289-80 etikette. Etiketler beyaz veya kırmızı 1988-1994 arası

:

ГОСТ 5289-88 etikette. Etiketler beyaz veya kırmızıdır. Melodiya 1994 yılında BMG firmasına bütün haklarını vermiştir.

 

Picture Disk / Shaped Disk - Foto plak / Kartpostal Plak

İlk Olarak 1900'lerin civarında Kanada Berliner Gramofon Şirketi tarafından birkaç 45'lik plak basılmıştır.

1970'lerde yeni nesil resim diskleri ortaya çıktı. Metronome Records GmbH ( Elektra Records'un bir yan kuruluşu) tarafından geliştirildi.Bu yeni resimli plaklar beş katmanlı bir laminasyon yaratmak suretiyle yapılmıştır. To Elvis: Love Still Burning albumu Elvis Presley'in Amerikada çıkan ilk foto plağıdır.

Albümün her iki tarafında Presley'in resmi vardır.

Renkli silikon sıvıları kulanarak ta değişik plaklar üretilmiş ancak sızıntı yapmaları sebebiyle daha sonra vazgeçilmiştir.

Hologram lı plakları ise Tristan Duke tarafından yapılmıştır.Yıldız Savaşçıları filminin albumu buna örnektir..

Bu tür plaklar müziğe görsel bir efekt eklemek için yapılmıştır.

Türkiye'de plak basımı konusu ( Issız Adam Filmi LP )

 

Ülkemizde plak henüz ilgi tam olarak görmeye başlamamışken yurt dışında bizim sanatçılarımızın plakları basılıyordu bile. Kimi zaman korsan, kimi zaman izinli ve telifli olarak özellikle Avrupa'da birkaç sanatçımızın uzunçalarları basılmıştır.Kimi zaman toplama albüm zihniyetinde kimi zaman da bire bir olarak aynen basılmıştır . Erkin Koray, 3 Hürel, Moğollar, Mavi Işıklar bunlardan en önde gelenleri olarak sayılabilir.

Türkiyede 1998 yılı içinde 3 plak birden basıldı Serdar Ataşer'in "Avdet Seyri" albümü için Kalan Müzik bir LP bastı. Ardından, Ada Müzik, Bulutsuzluk Özlemi'nin

"Yol" albümünü plak formatında

bastı. Bu albümler hem bandrol sorunu yüzünden hem de müzik dükkanlarında plak satışı için uygun raflar bulunmadığından etrafta yaygınca görülemediler.Bir de Sibel Tüzün, "Hayat Buysa Ben Yokum Bu Yolda" albümünü Raks'dan çıkardı.

2000 yılına gelindiğinde Kayahan "Gönül Sayfam" adlı albümünü kendi özel isteğiyle plak olarak da çıkarttı.

2001 yılında ise Kenan Doğulu'nun "Ex Aşkım" LP si yayınlandı.Sadece promosyon amacıyla basılan bu plak satışa hiç çıkmadı.

Ülkemizde Plak sektörünün yeniden uyanmasına sebep olan ve tetikleyen en önemli unsur Issız Adam filmi LP i olmuştur.

Film izleyicilerden büyük övgü almış ve filmin müzikleri 2008 yılında plak olarak çıkmıştır..Plak Sadece 2222 adet basılmıştır.

Filmde Türk pop müzik tarihinin uzmani ve o dönemin sanatçilarinin da destegiyle Türkiye'deki en genis albüm ve plak arsivine sahip olan Hakan Eren 'in filmin yönetmeni Çağan Irmak'ın film için seçtiği şarkılar yerine kendisinin tavsiye ettiği şarkılar kullanılmıştır.

Hakan bey Semiramis Pekkan'ın Bana yalan söylediler şarkısını temiz kayıt olarak verdiği halde (Filmde temiz kayıt kullanılmış) albüme bunun yerine birzamanlar sitesinden indirilen düşük kaliteli ve içinde radyo d ve "bir zamanlar" anonsu barındıran bir mp3 kullanılmış olduğu iddia edilmektedir.

Günümüzde plak sektörünün yeniden canlanmasıyla hızlı bir şekilde tekrar sanatçı ve gruplarımızın albumleri plak olarak basılmaktadır.Bu albumler master kayıtları kayıp veya yok olduğu için kalitesiz mp3,cd ,makara gibi diğer medyalardan plak formatında tekrar başılmıştır.Alıcıların şikayetlerinin artması ile birlikte nihayet biraz daha özen gösterilerek Guarssen ve Abbey Road stüdyoları gibi yurt dışındaki yerlerde basılmaya devam etmektedir.

Manyetik Band Kartuşlar (8-Track Player )

Amerika Birleşik Devletleri'nde popüler olan bir manyetik bant ses kayıt teknolojisidir.

Kartuş terimi daha genel bir terim olmakla birlikte tipik olarak plastik bir muhafaza içinde tek bir bant makarası anlamına gelir.

1958'de RCA tarafından tanıtılan Ses Teyp Kartuşu (RCA teyp kartuşu), genel tüketici kullanımı için tasarlanan ilk bantkartuşuydu.

1960 ortalarında yaygın olarak kullanılmış üretimini 1970 sonlarına kadar sürdürmüştür. Bu kartuşlar genelde 8 şarkı/parçabarındırıyordu.

Sekiz parçalı kartuşların popülerliği otomobil endüstrisinde kullanılarak daha da büyümüştür.

1965'te Ford Motor Company, 1966 modellerinden üçünde (Mustang, Thunderbird ve Lincoln) bu kartuş çalarları kullandı.

Kompakt kaset 1962'de çıktı ve 1970'lerde sekiz parçalı kartuş popülaritesini büyük ölçüde azalttı.

ABD'de sekiz parçalı kartuşlar 1982 yılının sonuna kadar perakende satış mağazalarında satılmaya devam etmiştir.

En nadir olan kartuşlar Stevie Ray Vaughan'ın Texas Flood albumu ve Bruce Springsteen ve E Street Band'ın Live / 1975-85'idir.

Radio Shack 1990 yılına kadar Realistic markası altında boş sekiz parçalı kartuş satmaya devam etti. 1990'lı yıllarda çeşitlibilgisayar tabanlı yöntemlerle değiştirilene kadar,

jingle'ları, reklamları, istasyon tanımlamalarını ve müzik içeriğini oynatmak ve değiştirmek için kullanıldı.

           

Ses Güç Terimleri

 

*  R.M.S (Root Mean Square):

 

Aslında alternatif salınımları (Alternasları) ölçmek için bir ölçü metodudur. Tam anlamı, değişik frekanslarda alınan ölçümlerinkarelerinin ortalamalarının karekökünü ifade eder.

 

P.M.P.O’dan çok çok daha fazla gerçekleri yansıttığı için hoparlörlerin gücünü tanımlamada sıkça kullanılan ölçülerdenbiridir.Akustikde şöyle kullanılır. Kullandığımız hoparlörler

dışardan AC gerilmi ile çalışır ve gerilim sürekli değişir. Ancak hoparlörde DC akım dolaşır. Dolayısıyla DC yerine Acdolaşsaydı ortalama ne kadar gerilim kullanırdı sorusunun yanıtı işte RMS dir. Ya da hoparlörlerin ortalama gücüdürdiyebilir.Örnek vermek gerekirse 15W

RMS’e sahip bir hoparlörün, 250W P.M.P.O’ya sahip bir hoparlörden daha güçlü ve kaliteli ses verdiği gerçektir.

 

*  P.M.P.O (Peak Maximum Power Output)

Hoparlörlerinizin anlık olarak dayanabileceği maksimum gücü gösterir. Sadece anlık olarak kaldırılabilecek yük miktarını temsileder. Ucuz sistemlerde P.M.P.O değerleri yazılarak hoparlörler olduğundan daha iyi gösterilmeye çalışılır.

 

Özellikle bilgisayar malzemeleri ve düşük kaliteli müzik sistemleri satan firmalar, PMPO değerini vererek RMS değeri yerinebunu öne sürmektedir. Bu değerin üzerine çıkan veya uzun süreli bu güçte çalışan hoparlörlerde diyafram yırtılması ve hareketlikısımların zarar görmesi KESİNDİR.

 

*  Çalışma Gücü (OP): Bazı hoparlör broşürlerinde RMS yerine tam Türkçe karşılığı (çalışma gücü) anlamına gelen OperatingPower tanımı da kullanılır. Hoparlöre bir veya üç metre uzaklıkta duran 96dB veya 86dB ses basıncı elde edilmesi sırasındahoparlörün harcadığı

elektrik gücüdür. Watt cinsinden gösterilir ve hoparlörün minimum yıpranma ile

verebileceği ses gücünü ifade eder. Hoparlör satın alırken özellikle RMS ve yazıyorsa OP güç değerine dikkat etmek gerekir.

 

*  M.P (Musical Power) Müzik Gücü

Hoparlörlerine güvenen bazı markaların tanıtımları haricinde pek bir yerde

rastlayamayacağınız bu tanım, hoparlörün ses kalitesi konusunda belki de en belirleyici

değerleri verir. Çünkü bu değeri belirlemede hoparlörün distorsiyon (o anda ölçümü yapılan veya Osilaskopta gözlenenfrekanslardaki sinüs işaretinin bozulması-yani bozulan sesler)

üretmeye başlamadan hemen önceki çalıştığı gücü Watt cinsinden ifade eder. Ölçümü yapılırken müzik veya konuşma(SES) yaklaşık frekanslarında (25Hz’ den küçük çeşitli

frekanslarda) sinyaller hoparlöre verilir ve distorsiyona girdiği Watt değeri müzik gücü olarak belirlenir.

 

Not : Bir evde kullanım icin 2x50 watt cok rahatlıkla yetecek bir guctur.

 

*  Sensitivity (+/- 3db) : Hoparlorun verimidir. dB ne kadar yuksekse ampliden aldıgı sesi o oranda enerjiye cevirir. Olcumteknigi ise hoparlorun 1 kHz de 1 watt uygulama ile 1 metre uzakta olusturdugu basınctır.

 

Her 3 dB artıs iki kat ses demektir. Mesela 92 dB hoparlor 89 dB olandan 2 kat fazla ses verir. Ama bu kaliteyi belirlemez.Yuksek olması tercih edilir.

*  Nominal impedance : Hoparlorun ohm cinsinden ampli uzerindeki yuk degeridir. Hoparlorler degisik omajlarda olabilir. 8ohm ideal bir rakamdır. Ohm dustukce az enerji ile ampliden fazla guc alınma durumu ortaya cıkar. Mesela 4 ohmda 100 wattcalısan ampli 8 ohmda 50 watt lara duser. Ampli ile hoparlorun aynı ohm da olması saglıklıdır. Muzik icin 8 ohm dahasaglıklıdır.

 

*  Frequency response: Bir hoparlorun en dusuk ve en yuksek calabildigi frekans degeridir. Aralıgın genis olması tercih edilir.

 

*  Crossover Frequency : Bir kac yollu tasarlanmıs hoparlorlerin icinde filtre bulunur. Bu

filtrenin gorevi hoparlorlerin calısabildigi frekansta sesi ayırmaktır. Mesela tiz hoparlore bas

, bas hoparlore tiz gitmesini engeller daha berrak ve kaliteli ses alınır. İste bu frekans ayırımının degerleri de burda yazılandır.Tamamen ureticinin kullandıgı hoparlorun ozelligine gore belirlenen degerdir ve urunden urune degiskendir normal bir durum.

 

*  Hertz (Hz)

Frekans ölçü birimidir. Bir Hz bir sinyalin saniyedeki döngüsüdür.

 

*  Frequency

Bir olayın belirli bir birim zaman içinde hangi sıklıkla tekrarlandığının ölçümüdür. Teorik olarak bas sesler düşük frekansa, tizsesler yüksek frekansa sahiptir. Normal ibir insanın duyma eşiği, yaşa ve kişiye bağlı olmakla beraber 16Hz to 20kHz

*  Desibel (dB)

Ses basıncında oluşan farklılığın ölçülebilmesi için kullanılan birimdir. Logaritmik bir değer olduğu için daima iki değer arasındakikarşılaştırmadır. Bunun sonucu olarak da, çoğu kez ölçülen güç değeri değişik olmasına rağmen desibel sayısı aynıdır. Müziksistemlerinde sürücülere 1 metre uzaklıkta ölçülen basınç olarak kullanılır.

 

*  Ohm Ω

Akım direnci için kullanılan ölçü birimidir. Hoparlörlerin empedans değerini belirtir. Teorik olarak omajın düşmesi ile dahagüçlü hoparlör tasarımları yapılabilirken, amplifikatörlerinde elektrik tüketimi artar.

*  Subwoofer

Genelde ev sinema sistemlerinde kullanılan ve alt frekans seslerin üretimi için kullanılan hoparlör sistemidir. Genelde aktif yanikendi içinde ses sinyalinin büyütülebildiği bir amfi olan versiyonu kullanılır. Kendi bağımsız amfisine sahip olmayan pasif tipleri de bulunmaktadır.

Hİ-Fİ SÖZLÜĞÜNDEN SEÇMELER

 

ANALOG : Digital olmayan ses ve ses kayıt formatıdır.

ANTİ-SKATİNG : Pikap iğnesinin plak üzerindeki oluklardan kaymasını önlemek için uygulanan sisteme verilen addır.

BASS : Müzik içerisinde duyulan düşük frekanslı seslerin geneline verilen ad. BASS REFLEKS : Speaker kutusu üzerindeki hava akımını dışarı atan port vasıtası ile bass üretimine yardımcı olan sistem.

BALANCE : Ampliwire cihazlarınızın üzerinde stereo kanalları sağ ve sol olarak ayırmak.Aynı zamanda tonal kontrolleri ayarlamakta bir başka balans işlemidir.

DIGITAL ÇIKIŞ : Digital sinyalin kaydedilmesi yada dac tarafından işlenmesini

sağlayan çıkıştır.Koaksiyal yada optik olabilir.

DOLBY DIGITAL : Ev sinema sistemi protokolüdür 5 sabit kanala ilaveten bir adet aktif

sub bass kullanılır.

DOLBY SURROUND : Arka efekt kanallarını stereo kayıtlar için kodlayarak sanal kanal oluşturan format.

DOLBY PRO-LOGIC : Diyalogları center üzerinde sabitleyen format. DTS : Ev sinema

sistemlerinde 5+1 6+1 7+1 gibi formatlarda her sesin kanallara sabitlenerek verilen hali.

DEFINITION : Sistem içerisinde algılanan gerçek sesin kalitesinin yüksekliği EMPEDANS : Elektriksel özellik.Düşük empedans kaynaktan daha yüksek güç çekerken tersi daha az güç kullanır. yani 4-6 ohm bir speaker 8 ohm bir speakere göre daha güçlü bir amfi ister

FREKANS : İnsan kulağının duyabildiği veya duyamadığı ses dalgalarına verilen isim.

FREKANS RESPONSE : Speakerlarda alt ve üst frekansların arası.Bu sayede speaker alt ve üst sınırlarda hangi aralıkta çalıştığı belirtilir.

KARTUŞ : Pikaplarda plak çalınırken plak üzerindeki oluklardan sinyali elektrik sinyaline çevirerek anfiye yollayan kısım.İki farklı çeşidi vardır.

MP3 : İnternet üzerinden kaydedilebilen ve pc de depolanıp data cd lerine yazdırılabilen nispeten kalitesi düşük sıkıştırılabilen ses formatıdır.

OHM : Direnç birimi.Bir hoparlörün empedansı ohm olarak ölçülür ve belirtilir.

PMPO : müzik çıkış gücünün tepe noktasını işaret eden terimdir.

RDS (Radio data System) : Fm radyo kanallarında radyonun çaşitli bilgileri ekrandan okunur şekilde yollaması.Hava durumu finans sporv.s.

SİNYAL/GÜRÜLTÜ ORANI (Noise) : Ses sinyal seviyesi ile istenmeyen gürültü

seviyesinin arasındaki farkı belirtir.Db cinsinden olan değer arttıkça gürültü seviyesi düşer. 

SUBWOOFER : nispeten küçük olanhoparlörlerin üretemeyeceği bass frekanslarını üreten bass sürücüsü kolon.

TİZ : Üst ses frekanslarının genel adı.

TWEETER : Hoparlör üzerinde tiz frekansları üreten üniteye verilen ad. THIN :

Hafif bass. TIMBRE : Enstrümanların tonal karakterlerine verilen ad.

WATT : Güç birimi.Birim arrtıkça güçte artar.

WOOFER : Alt frekans yani bass sesleri üreten hoparlör üzerindeki ünitenin adıdır.

 

 

Güncellenerek devam edecektir….…

Yazar :  Oğuz Berk (Berk Plak)

Yorumlar

Bir Yorum Bırak